Müjde Işıl – İran’da Mahsa Amini’nin ahlak polisi tarafından saçlarını büsbütün örtmediği için gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybetmesi üzerine başlayan, bayanların saçlarını kesip başörtülerini açmalarıyla simgeleşen protestolar üçüncü ayına hakikat yaklaşırken “Holy Spider/Kutsal Örümcek”in seyirciyle buluşmasının manası daha da artıyor. İranlı muhalif Ali Abbasi, bir müddettir ülkesinden uzakta sinema yapmaya çalışıyor. Üç sene evvel, yönettiği “Border/Sınır”, İsveç’in Oscar temsilcisi olmuştu. “Kutsal Örümcek” de önümüzdeki sene bu sefer Danimarka’yı En Âlâ Memleketler arası Sinema kategorisinde temsil ediyor. Sinemanın çekimlerinin Türkiye’de yapılmasının planlandığı fakat müsaade alınamayınca rotanın Ürdün’e çevrildiği yazılıyor haberlerde.
2000-2001 yılları ortasında İran’ın kutsal Meşhed kentinde 16 seks personelini öldüren seri katil Said Hanai’nin gerçek kıssasına dayanan sinema, her ne kadar 20 Yıl öncesini ele alsa da televizyondaki İkiz Kuleler, birtakım aksesuarlar vs. dış neredeyse bugünde geçiyor güya. Zira erkeklerin ceket ya da gözlük modelleri değişse bile İran İslam Devrimi’nden beri yani 40 küsur yıldır bayanların yaşantısından ve örtülerinden geçen vakti anlamak Mümkün değil; her şey tıpkı kalmış gibi…
Asghar Farhadi’nin sakin ve şiddeti hissettirmeyen usulünün baskın olduğu günümüz İran sineması için epey Dizi dışı bir üretim “Kutsal Örümcek”. Büsbütün kural koyucu erkeklerle çevrili bir dünyanın iki farklı yüzünü izliyoruz. Gazeteci Rahimi, daha Evvel çalıştığı yerdeki üstünün kendisini taciz etmesi üzerine “namus”u sorgulanan bir gazeteci. Sinemadaki öldürülen bayanlar ise İran’ın pek gösterilmeyen, idarenin eleştirdiği batı ile ortak problemlerde buluştuğu seks işçiliğinin yüzü. Ali Abbasi, Batılı meslektaşları üzere cinayetleri sert, tahammülü güç halde yansıtmaktan çekinmiyor. Rahimi’yi resmederken ise saçlarını açıp ojesini süren, kendi ayakları üzerinde duran, erkek tahakkümünü sorgulayan, güya bugünün İran’ından bir bayan portresi çiziyor.
Seri katil Said Hanai ise İran-Irak Savaşı gazisi. Savaştan kahraman olarak döndükten sonra gerçek hayatta inşaat personelliği yapan ortalama bir beşere dönüşmüş. halbuki hayatının bu kadar Yalın olamayacağını düşünüyor, Cenk vaktinin erkini bugünde de arıyor. Seks emekçilerini öldürerek dinin kahramanı olmaya, toplumu temizlediğine inanıyor. Dışarıdan bakıldığında ise halim selim bir aile reisi, çocuklarını seven bir baba… Sinemanın bu noktada belgeselmiş üzere Biricik taraflı olmayan, gerçekçi, gözlemci bir nazar sunmaya çalıştığını söylemek mümkün.
Toplumsal eleştiri
Mahkeme kısmından itibaren ise “Kutsal Örümcek” farklı bir sinemaya dönüşüyor, hatta Farhadi’nin usulüne yakınlaşıyor. Daha doğrusu ikinci bir sinema izliyormuşuz üzere hissettiriyor. Birinci kısımdaki kişisel tenkit, bu kısımda toplumsal tenkide evriliyor zira. Toplumun Said’i katil olarak görmemesi, tam Tersine onu sahiplenmesi toplumsal yozlaşma ve insan hayatının değersizleştirilmesi açısından Fazla şey söylüyor lakin bunu Fazla kısa bir müddete sığdırmaya çalışıyor. Bayan cinayetlerini ayrıntılıca yansıtırken asıl Kıymetli kısım olan bu mahkeme ve toplumun hata paydaşlığı sorunu süratlice finale bağlanıyor. Yeni kuşaklara aktarılan miras ise Öbür bir sinemanın konusu olacak kadar hassas. Final de Rahimi’nin uğraşını boşa düşürür nitelikte ve bugünün direnişçi bayanlarına verdiği ileti da biraz havada kalıyor. Handikaplarına Karşın coğrafya özelinde ilgiye değer bir imal “Kutsal Örümcek”. 2000’lerin başından bugüne değişen ve değişmeyenleriyle…
Kamera gerisinden önüne
Filmde gazeteci Rahimi’yi canlandıran ve bu performansıyla Cannes’da En Âlâ Bayan Oyuncu seçilen Zar Amir-Ebrahimi’nin Farklı bir meslek seyahati var. 1981 doğumlu Ebrahimi tiyatro eğitimi alıyor, 2000’lerin başından itibaren televizyonda ve kısa sinemalarda oyunculuğa başlıyor. Abbas Kiarostami imzalı “Şirin”de salondaki izleyicilerinden birini oynamışlığı da var. 2006’da ise ismi, o zamanki arkadaşı tarafından sızdırılmış seks kaseti skandalında geçiyor. Bu Hadise nedeniyle ülkesini terk etmek durumunda kalıyor ve Fransa’ya yerleşiyor.
“Kutsal Örümcek”teki rolüne gelince… Kendisi aslında sinemanın cast yöneticisi. Rahimi’yi canlandıracak oyuncu ise sinemada başörtüsüz görünmekten çekinip projeden ayrılıyor. Ali Abbasi de başta Çok suçsuz ve yumuşak sözlü bulduğu Ebrahimi ile Yeniden de Deneyim çekimi yapıyor. Ve sonrasında Ebrahimi’nin ve sinemanın seyahati Cannes Sinema Festivali’ne ve En Uygun Bayan Oyuncu Ödülü’ne ulaşıyor. Ebrahimi’nin yüzü; İran bayanın gücü, aklı ve direnişini sembolize ederek sinemanın en etkileyici özelliklerinden biri oluyor.
Yorum Yok