Hazine ve Maliye Bakanı Dr. Nureddin Nebati açıklamasında şu tabirleri kullandı: Bu kutsal Ramazan gününde, insanıyla, tarihiyle, yaylaları, narenciye bahçeleri, Kıyı yollarıyla; her yanı mutena bir güzellikle bezenmiş Mersin’imizde sizlerle bir ortada olmaktan Aka bir Sevinç duyuyorum. Bu kutsal Ramazan gününde, insanıyla, tarihiyle, yaylaları, narenciye bahçeleri, Kıyı yollarıyla; her yanı mutena bir güzellikle bezenmiş Mersin’imizde sizlerle bir ortada olmaktan Aka bir Sevinç duyuyorum. Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ebedî azaptan kurtuluş olan Ramazan-ı Şerif’in kardeşlik ve huzur ikliminde sizleri en kalbi hislerimle selamlıyorum. Yakın vakitte yaşadığımız zelzele ve sel felaketleri nedeniyle bu Yıl Ramazan ayını, buruk hislerle idrak ediyoruz.
Ancak asrın felaketi karşısında, her bölümden insanımızın sergilediği asrın dayanışması, bizleri bir ortada tutan kardeşlik bağlarımızın ne derece sağlam olduğunu açıkça göstermiştir. Mersin’imizin elbet ki en Bedelli cevheri hamiyetli insanlarıdır.- Kentimizde bin bir rengi, lisanı ve kültürü yüzyıllardır bir ortada yaşatan da, 1. Dünya Savaşı ve ulusal Mücadele’de onca yokluğa, yoksunluğa Karşın işgal güçlerine karşı o ulu çabayı yükselten de,15 Temmuz’da darbecilere karşı direnirken şehit olan Mersinli Erkan Zeybek kardeşimize şehadet şerbetini içiren de, – zelzele vaktinde o Bedelli dayanışma ve dirayeti inşa eden de kentimizin toprağıyla, suyuyla, insanıyla hemhal olmuş o Evlad-ı Fatihan ruhunun ta kendisidir.
Bu kuvvetli günlerde, Mersinli hemşehrilerim de “komşusu açken kendisi tok yatan bizden değildir” anlayışıyla, depremzede kardeşlerimizin yanına koşmuş, aşını, ekmeğini ve konutunu tereddütsüz paylaşmıştır. Bu ne hoş bir haslet, bu ne hoş bir kardeşlik hukukudur. İşte artık bizler de Mersin’deyiz, siz Mersinli kardeşlerimizle birlikteyiz.
İşte artık biz, Mersin’imizi Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Türkiye Yüzyılı’na kuvvetli adımlarla taşımak için hazırız. İşte artık biz, bu kadim kentimizi tepelere çıkarmak, Mersin’imizi şaha kaldırmak için buradayız!Allah’ın müsaadesiyle, bütün bunları Yan yana ve omuz omuza, siz Mersinli kardeşlerimle Birlikte başaracağız!
Bunun için ne diyoruz: Yanlışsız adımlarla yola Bir arada devam diyoruz Mersin! Türkiye Yüzyılı için gerçek adam Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan diyoruz!
21 YILDA ve nihayet DEVİRDE KAYDETTİĞİMİZ BAŞARILAR
Şöyle dönüp 21 Yıl evvelki Türkiye’ye bir baktığımızda, periyodun istikrarsız koalisyon hükümetlerinin Sebep olduğu kaç kriz ve bitmek bilmeyen sayısız sıkıntılar yumağıyla karşılaşırız.
28 Şubat’ın gölgesinde geçen 2000’li yılların başlarında, yalnızca siyasal krizlerle değil,
– insanımızın en Temel haklarına yönelik sistemli demokrasi ihlallerinin olduğu,- teröre her gün köy öğretmenlerini, korucularını şehit veren,- Hudut güvenliğini dahi sağlamakta zorlanan,
– kendi tarihine ve öz bedellerine adeta üvey evlat muamelesi yapan,
– vesayet zihniyetinin karar sürdüğü bir ülke; – ve adeta tam bir iktisadi buhran ortamıyla karşılaşırız.
Dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve Başbakan Bülent Ecevit ortasında yaşanan anayasa fırlatma krizini, Merhum Ecevit o Vakit bir “devlet krizi” olarak nitelemişti. O vakitler gecelik faizlerin bir Ara tam yüzde 7.500’lere kadar fırlamış olduğunu da hatırlatmak isterim.
Ekonominin çarklarını lakin IMF’den gelen taşıma suyla, onu da ağır aksak döndürebilen, memur maaş ödemelerini dahi yapmakta zahmet çeken bir Türkiye gerçeğini de hatırlayın.
Çok şükür bugün, 21 yılda her alanda elde ettiğimiz kazanımlar sayesinde o umutsuz günleri, o eski Türkiye’yi tarihin tozlu sayfaları ortasında bıraktık.
Ancak artık kalkıp 7’li koalisyona bir sorsanız, size Beyaz Parti öncesi periyoda dair kim bilir ne güzellemeler yaparlar.
Hiç Beyhude uğraşmasınlar. O devirde bitmek bilmeyen kemer sıkma siyasetleriyle adeta inleyen, inancı ve bedelleri yüzünden Daimi horlanan milletimiz, gerçeğin ne olduğunu Fazla net bir halde biliyor.
Biz geçmiştekiler üzere milletimize zirveden bakan, başörtüsünü “bez parçası”, seccadeyi “halı parçası” olarak gören bir kibirden ve düşmanlıktan da asla beslenmiyoruz. Tam Aksine bizler, “Bu ezanlar ki şehâdetleri dînin temeli / Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli” mısralarını kalbine nakşetmiş olan ve ecdadımızın bize emaneti Aya Sofya’yı yıllar sonra yine ibadete açan iradenin ta kendisiyiz.12 milyonu aşan Üye sayısıyla, ülkemizin Aleni Aralık en Aka Sivil cemiyet Örgütü olan Beyaz Parti’miz, “Tam Bağımsız, Aka ve kuvvetli Türkiye” ülküsüyle durmadan ve yorulmadan yürüyenlerin, asırlık eser ve hizmetlere imza atanların partisidir.
Bu 21 yıllık mühlet zarfında, yalnızca savunma endüstrimizde gerçekleştirdiğimiz atılımlar dahi başlı başına binlerce sayfalık bir destandır. Sayın Cumhurbaşkanımız daha geçtiğimiz günlerde en Aka ve en ağır helikopterler ile İHA’ların dahi iniş kalkış yapabileceği, kendi alanında dünyanın birinci Cenk gemisi olan TCG Anadolu’yu Deniz Kuvvetlerimize teslim etti.
Bugün yerli ve ulusal İHA’larımıza, SİHA’larımıza, tanklarımıza, helikopterlerimize, roket sistemlerimize, nihayet teknolojiyle donatılmış ulusal Muharip Uçağımıza, Kızılelmamıza ve daha birçok başarımıza bütün dünya adeta gıptayla bakıyor.
Bu yaptıklarımız nedir? Bunlar, vatan sevgisinin işte ta kendisidir. Biz bütün bunları, hain vuruş teşebbüsleri karşısında tankların önünde durmaktan asla çekinmeyen, demokrasi aşığı milletimizin sağlam iradesi ve Sayın Cumhurbaşkanımızın kuvvetli liderliğiyle başardık.
Sayısız hastaneleri, okulları, Sanayi tesislerini, köprüleri, yolları, Marmarayları, Avrasyaları, barajları ve daha kaç asırlık hizmetleri 21 yıla sığdırdık. Biz ne yaptık? Biz ülkemizin IMF’ye olan bütün borçlarını kapattık.
Biz ne yaptık? 2002 yılında 238 milyar Dolar düzeyinde olan Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’mızı 2022 yılında tam 905,5 milyar dolara kadar taşıdık.
Biz ne yaptık? 2002 yılında 46,3 milyar dolar olan yatırımları 2022 yılında 268,3 milyar dolar düzeyine çıkardık. Biz ne yaptık? İnsan odaklı Türkiye iktisat Modeli’mizle büyümede, istihdamda, ihracatta, turizmde tarihi rekorlar kırdık. Hem de bütün bunları, global sarsıntıların Doruk yaptığı, adeta krizler çağı olarak tarihe geçecek olan bir periyotta, bütün engelleme teşebbüslerine, bütün mesnetsiz taarruzlara Karşın yaptık.
2021 yılında yüzde 11,4’lük bir büyüme oranıyla nihayet 50 yıllık tarihimizin en âlâ büyümesini gerçekleştirdik. Rusya-Ukrayna Savaşının patlak verdiği, global resesyon telaşlarıyla geçen 2022’de sağladığımız yüzde 5,6’lık büyümeyle G-20 ülkeleri ortasında en süratli büyüyen ülkelerden biri olmayı başardık.
Bu yılın Şubat ayı prestijiyle nihayet bir yıllık devirde 1,5 milyon şahsa, salgının en tesirli olduğu periyoda kıyasla ise 6,4 milyon insanımıza ek istihdam oluşturarak salgın sonrası dünyada istihdam bakımından da rekorlar kırdık.
Ürün ve pazar çeşitlendirmesi kapsamında, nihayet 21 yılda attığımız tesirli adımların sonucunda bugün 228 ülke ve bölgeye İhracat yapan bir pozisyondayız.
Çoğulculuğun, dinamizmin ve adaletli kalkınmanın bir teminatı olan KOBİ’lerimizin sayısını 20 yılda ikiye katlayarak, hatta onu da aşan bir artışla 3,6 milyona yükselttik. 2022 yılında 51,4 milyon ziyaretçi ile 46,3 milyar dolar rekor turizm geliri elde ettik ve en Fazla tercih edilen dördüncü turizm ülkesi olduk.
Büyüyen ve güçlenen ekonomimiz sayesinde fiyatlı çalışan vatandaşlarımızın refah seviyelerini de artırdık. Bugün, çarpıtılmış kimi sayılarla karamsarlık yayma yarışındakilere asla kulak asmayın. Zira gerçekler, somut sayılarla apaçık ortadadır.
2002 yılında taban fiyatla çalışan bir vatandaşımız dolar bazında net 115 dolarlık bir gelir elde ederken; bugün bu sayısı 449 dolar ile rekor düzeye ulaştırdık. Ülkemiz için alın teriyle üreten çiftçimizin, esnafımızın; girişimcilerin, gençlerin, bayanların, sanayicimizin, turizmcimizin her daim yanında olmaya, Müsait şartlarda finansman ve öbür bütün kapsamlı teşvik ve takviyeleri sağlamaya devam ediyoruz.
2002 yılında ticari kredilerin ulusal gelire oranı yalnızca yüzde 11,7 düzeyindeyken biz bunu da 2022 yılında neredeyse dörde katlayarak yüzde 45,3 düzeyine kadar taşıdık. Bu ne demek? Üretimin, alın terinin yanında saf tutmak demek. Dönüşen dünyayı en gerçek biçimde tahlil ediyor ve Gerekli bütün aksiyonları acilen alıyoruz.
Yeşil dönüşüm ve karbon salınımı azaltma konusunda da yüksek farkındalık sahibiyiz. Ekonomimizin, giderek çevreci ve sürdürülebilir güce geçişini temin etmek ismine kararlı adımlar atıyoruz.
Bu kapsamda Türkiye’nin yeşil dönüşümünde mihenk taşı olan elektrikli aracımız ve ulusal gururumuz Togg’u da planladığımız biçimde yollara çıkardık. Kentimizde de kullanıyoruz. Bugün 7’li koalisyon ortaklarının, bizlere “yapamazsınız, ne gerek Mevcut ki artık buna, bunu asla başaramazsınız” dedikleri lakin milletimizin Fazla uzun yıllardır hayallerini süsleyen hangi eser, hangi hizmet varsa Fazla şükür gerçekleştirmek Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bizlere nasip oldu. Allah’ın müsaadesiyle ülkemiz için, Mersin’imiz için daha neler neler yapacağız…
Enerjide dışa bağımlılığımızı azaltacak adımları da art arda atıyoruz. Yenilenebilir güç kaynaklarına dayalı konseyi gücün, Yekün heyeti Sıkıntı içindeki hissesini da yüzde 38,6’dan yüzde 54,5’e çıkardık.
Sayın Cumhurbaşkanımızın belirttiği üzere Karadeniz’de keşfettiğimiz doğal gazı inşallah 20 Nisan’da devreye alarak ülkemizin bir öbür hayalini de Yine Beyaz Parti hükümetimiz gerçekleştirmiş olacaktır.
Ülkemizin birinci nükleer güç santrali projesi olan Mersin Akkuyu Nükleer Sıkıntı Santrali’ni yakın gelecekte ülkemizin hizmetine sunacağız. Birinci elektrik üretimini 2024 yılında yapacağız.
Altını çizmek isterim Mersin’deki bu tesisimiz ülkemiz elektrik gereksiniminin yaklaşık yüzde 10’luk kısmını Biricik başına ve etrafa ziyanlı sera gazı salımı yapılmadan karşılayacaktır.
Şimdi gidip 7’li koalisyona sorsanız, bu ortak ve asırlık kazanımlarımızın bir tekini bile asla lisana getirmez, katiyen takdir etmezler.
Enflasyon sıkıntısı üzerinden kara propaganda yapmak ve oy peşinde pembe hayaller dağıtmak dışında neredeyse hiçbir ulusal davamızın ardında durmazlar.
Küresel sarsıntıların eşliğinde, bütün dünyayla Bir arada bizim de meselemiz haline gelen Enflasyonla uğraş konusunda elbette Ödün vermiyoruz.
Nitekim, geçtiğimiz yılın Kasım ayından itibaren gerileme eğilimine giren yıllık enflasyon, 2023 yılı Mart ayı prestijiyle yıllık yüzde 50,5 düzeyine çekilmiştir.
Bizler, bu Sıkıntı karşısında “Enflasyon Kafi ki düşsün, işsizlik artsa da olur”; ya da “üretim daralırsa daralsın, resesyon olursa olsun” üzere insanımızı hiçe sayan bir yaklaşımı benimsemiyoruz.
İnsanımızın işine, ekmeğine, huzuruna göz diken ve kimi mümessillerin bizlere geçmişten bugüne içirmeye çalıştığı Sıkıntı ilaçlarla, ezber reçetelerle değil, tedrici, bütüncül ve insan odaklı bir anlayışla ilerliyoruz.
Enflasyonu Biricik haneli düzeylere düşürene kadar da bu çabamızdan asla Geri durmayacağız.
Geçen hafta Denizli’den 7’li masaya sordum, bir yanıt alamadım. Ya liste hesaplarına gömüldüler ya da sorularıma yanıt vermek işlerine gelmiyor.Şimdi de Mersin’imizden 7’li masaya bir Defa daha sormak istiyorum. Karşılığı ortalarından kimin vereceği de meçhul. Lakin kaçamak değil, net ve somut sözler bekliyorum:
1. Sıcak Nakit bulmak için IMF kapılarında tekrar bekleşecek misiniz?
2. Faizleri yükselterek üretim iktisadını baskılayacak ve işsizliği artıracak mısınız?
MERSİN EKONOMİSİ
Mersin ilimiz, bereketli toprakları, teşebbüsçü ve dinamik insan kaynağıyla 2002’den bu yana Aka kalkınma atağımızı en âlâ pahalandıran vilayetlerimizden biri olmayı başarmıştır.
İlimizin şahıs başına gayrisafi Yurt içi hasılası 2004 yılındaki düzeyine nazaran yüzde 63,7 artış kaydederek 8 bin 278 dolara yükselmiştir.
Dikkatinizi çekmek istediğim bir öbür konu da Mersin’in nihayet 20 yılda yıllık ihracatını tam 20 katına çıkarmış olmasıdır.
2002 yılında kentimizin yalnızca 320 milyon dolar olan yıllık ihracatı bu sene Şubat ayı prestijiyle 6,4 milyar dolara yükselmiştir.
Bu nedir? Bu çabadır, bu ortak alın terimizdir. Pekala bu kadarı Kafi mi; burada duracak mıyız? Hayır, asla!
Türkiye Yüzyılı’nda Mersin’imizi hem yatırım ve istihdamda hem de üretim ve ihracatta şaha kaldıracağız! Mersin’in yıldızını her geçen gün daha da parlatmak için Kesin kararlıyız!
MERSİN SANAYİSİ
Mersin nihayet 21 yılda artan yatırımlar ve yatırımcı sayısı sayesinde en beğenilen kentlerimizden biri pozisyonuna gelmiştir. Önümüzdeki periyotta de yatırımların önünü açmaya, yatırımcılarımızı kesintisiz desteklemeye devam edeceğiz.
2022 yılında Mersin’de yatırım yapmak isteyen müteşebbislere sağlanan 261 teşvik dokümanıyla 8,9 milyar lira sabit yatırım yapılmasını ve 4 bin 264 bireye istihdam imkânı oluşturulmasını bekliyoruz.
2022 yılı içinde Mersin’de aktiflik gösteren 8.137 esnaf ve sanatkârımıza Kamu Bankası vasıtasıyla yaklaşık 2 milyar liralık Hazine nema takviyeli kredi kullandırdık.
Faaliyette olan Silifke ve Mersin Tarsus OSB’lerin yanı Dizi altyapı çalışmaları devam eden 5 yeni OSB’mizin de tamamlanmasıyla Mersin’de OSB sayımız 7’ye ulaşacaktır.
Peki biz Mersin’i nasıl şaha kaldıracağız? Birincisi Mersin’de katma değerli üretimi, tarımı, teknoloji teşebbüslerini devamlı destekleyeceğiz. İkincisi de çiftçimizle, esnafımızla, sanayicimizle ve turizmcimizle her daim istişare içinde ilerleyecek, gereken bütün adımları Birlikte karar vererek atacağız.
MERSİN’DE TARIM
Bugün Mersin, adeta taşı sıksan bolluk fışkıran toprakları ve geniş tarım alanlarıyla ülkemizin en Kıymetli ziraî üretim merkezlerinden biri pozisyonunda.
İlimiz bugün, ıslak meyve-sebzede ülkemizin İhracat şampiyonudur. Tekrar, 9 ziraî eserde Türkiye birinciliği Mersin’imize aittir.
İlimizde 2022 yılı bitkisel üretim ölçüsü 2004 yılı düzeyine nazaran yüzde 136 artarak 6 milyon tona yükselmiştir.
Hayvancılık bakımından da benzeri bir tablo vardır. Mersin’imizde, hayvan baş sayısı 2022 yılında 2004 yılına kıyasla yüzde 154’ten Çok artarak 1,8 milyon düzeyini aşmıştır.
Mersin’li çiftçilerimize finansman takviyesi de sağlıyoruz. 2022 sonu prestijiyle 14.420 ziraî üreticimize Ziraat Bankası vasıtasıyla yaklaşık 6,6 milyar liralık Hazine nema dayanaklı kredi kullandırdık.
Mersin’imizin Özellikle limondaki düşüncelerinin farkındayız. Bu düşünceleri ihracatçılarımıza verdiğimiz takviyeyle çözüyoruz.
Hem kahırları çözerek hem yeni dayanaklar sağlayarak 5 sene içinde, ziraî üretimi ve hayvan baş sayısını en az yüzde 50 artırmaya Amade mısın Mersin?
Eğer hazırsan bu Amel tamam! Biz Mersin’de tarımı da şaha kaldırmak için geliyoruz.
MERSİN’DE ULAŞTIRMA VE ALTYAPI FAALİYETLERİ
2003 yılından bu yana Mersin’in ulaşım ve irtibat altyapısı için toplamda 23 milyar lira yatırım yaptık.
Çukurova Havalimanı’nın altyapı çalışmaları büsbütün bitirilmiş, üst Bina çalışmaları da bitmek üzeredir. Yakın vakitte birinci uçağı indireceğiz. Ayrıyeten, 11,7 km havalimanı ilişki yolunu da tamamladık. Yakın vakitte onu da açacağız.
Çok kısa bir müddette Çeşmeli-Kızkalesi Otoyolu’nu Temel atma merasimini atacağız.
Silifke ilçemizin çıkışında bulunan Limankale tünelinin çalışmaları tamamlandı. Yakın vakitte açacağız.Nükleer Güç Santrali Kavşağında 420 metre viyadük ve 1,6 km temas yolu ile üst geçidini tamamladık, merasimleri yakın vakitte gerçekleştireceğiz.Akdeniz Kıyı Yolu Aydıncık Gözce ortasında 3 tünel, 1 viyadük olmak üzere Yekün 5,6 km yol açılışa hazırdır. Toroslar ilçemizde bulunan Mezarlık farklı düzeyli kavşaklardan birincisini tamamlamıştık. Bayram sonrasında da ikincisinin çalışmalarına başlıyoruz. 2024 yılı sonunda tamamlanması planlanan süratli şimendifer projesi, Mersin-Adana ile Gaziantep ortasında seyahat mühleti 2 saat 15 dakikaya düşürecektir.
MERSİN LİMANI
Mersin’imiz; Limanı, Çukurova Bölgesel Havalimanı ve Akdeniz Kıyı Yolu ile ülkemizin en Kıymetli lojistik merkezlerinden biri olma yolunda kararlılıkla ilerliyor.
Yeni periyotta Mersin’de bütün ulaşım bölümlerinde Kıymetli projeleri hayata geçirmeye devam edeceğiz. Mersin’in lojistik imkanlarını her geçen gün geliştirecek, var fırsatları kentimizin kalkınması ve refahı için en isabetli biçimde değerlendireceğiz.
DEPREMZEDE VATANDAŞLARIMIZI UNUTMUYORUZ / MERSİN’E GÖÇ
Seçim sürecinde de depremzede vatandaşlarımızı asla unutmuyoruz. Beyaz Parti iktidarlarımız boyunca bizler her daim vatandaşımızın huzuru ve refahı için çalıştık. Hiçbir zorluktan asla kaçmadık, meselelere uzaktan bakmadık.
Deprem sonrasında da birinci günden itibaren vatandaşlarımızın yanında olduk, onlarla Yan yana uğraş verdik.
Bu Aka afet sonrasında, birçok depremzedemiz diğer vilayetlerimize göç etmek durumunda kaldı. Bölgeye yakınlığı nedeniyle Mersin, en Fazla göç Meydan merkezlerden biri pozisyonundadır.
Depremzede vatandaşlarımızı kucaklayan Mersinli kardeşlerimize bir Kez daha selam olsun!
Diğer taraftan da biliyoruz ki depremzede vatandaşlarımız her günlerini memleket hasretiyle, kendi yuvalarının hasretiyle geçiriyor.Bu nedenle, bizler kentlerimizi en hoş halde yine ayağa kaldırmak için gece gündüz çalışmaya devam ediyoruz.
Sosyal donatılarıyla Bir arada 650 bin civarında konutun imalini hedefliyoruz ve çoğunluğunu Allah’ın müsaadesiyle bir Yıl içinde tamamlamayı planlıyoruz.
Ayrıca, afetten etkilenen ulaşım, haberleşme, eğitim, sıhhat, su, kanalizasyon, güç üzere altyapıları da süratle ayağa kaldırıyoruz, kentlerimizi yine Bayındırlık ve ihya etmek için Mevcut gücümüzle çalışıyoruz.
Şimdiden 100.000 konutun inşaatına başlanmıştır.
Mersin’de de Hane sahipliği artırmak için Anamur, Aydıncık, Bozyazı, Çamlıyayla, Faziletli, Gülnar, Mut, Silifke, Tarsus’ta 1.000 adet bağımsız arsa TOKİ”İlk Konutum Arsa” kurasını 13 Nisan 2023 Perşembe günü gerçekleştirdik.
SEÇİM VAATLERİMİZ
Türkiye Yüzyılı’nda, eğitim hususu en Temel önceliğimiz olmaya devam edecek. Bu çerçevede, eğitim sistemimizin beşerî ve fiziki kalite göstergelerini en üst seviyeye getireceğiz.
Türkiye Yüzyılı sağlıklı kuşakların yüzyılı olacaktır. Sıhhatte hizmet sunum kalitesini artıracağız; tıbbi teknolojide, ilaç sanayisinde ve sıhhat turizminde kapasitemizi geliştireceğiz.
Yeni periyotta, savunma sanayindekine misal bir atılımı ilaç ve tıbbi kesimlerde gerçekleştireceğiz. Böylelikle, katma pahası ve Ar-Ge yoğunluğu yüksek olan bu kesimlerde ülkemiz Değerli bir üretim üssü haline gelecektir.
Gelir tamamlayıcı aile dayanak sistemini uygulamaya alarak her hanenin gelirinin muhakkak bir düzeyin üzerinde olmasını sağlayacağız.
Çok daha adil bölüşen Türkiye’yi Birlikte inşa edeceğiz. bütün çalışanlarımızın büyüyen Türkiye’nin artan refahından hak ettiği hissesi almasını sağlayacağız.
2024-2028 devri için yıllık ortalama yüzde 5,5 düzeyinde büyüme hedefliyoruz.
Böylece, 2028 yılı sonunda ulusal gelir büyüklüğünün 1,5 trilyon dolara ulaşmasını ve şahıs başı gelir seviyesinin ise 16 bin dolara yükselmesini öngörüyoruz.
Şu Lahza 255,7 milyar dolar olan ihracatımızı 2028 yılında en az 400 milyar dolara yükselteceğiz.
Bu büyüme ve İhracat artışı sayesinde 5 yılda 6 milyon yeni istihdam oluşturarak işsizlik oranımızı yüzde 7 düzeyine düşüreceğiz. Bayan ve genç istihdamına Özel Ehemmiyet vermeyi sürdüreceğiz. Bütçe disiplinini Temel prensibimiz olarak müdafaaya devam edeceğiz. Süratli şimendifer çizgimizi 13 bin 400 kilometreye, Yekün demiryolu ağımızı 28 bin 600 kilometreye ulaştıracağız.
Millî bir Sorun olarak gördüğümüz ziraî üretimi geliştireceğiz, tarımda verimliliği ve katma kıymeti artıracağız.
Önümüzdeki devirde, başta Anayasa olmak üzere, Siyasi Partiler Kanunu, Seçim Kanunu ve Meclis İçtüzüğünü iştirakçi, çoğulcu ve şeffaf bir anlayışla yine ele Meydan kapsamlı bir ‘‘Yasama Reformu’’ yapacağız.
İki Yıl Evvel açıkladığımız İnsan Hakları aksiyon Planını geliştirerek uygulamaya devam edeceğiz.
Yönetimde itimat ve istikrarı, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi yardımıyla sağlamış bulunuyoruz.
Türkiye Yüzyılı’nda, kırılganlıklardan kurtulmuş, kapasitesi yüksek, hukukun üstünlüğü prensibine sadık bir Emniyet anlayışı hâkim olacaktır. Vatandaşımızın geleceğe huzurla bakması, her türlü hak ve menfaatini tam inançta hissetmesi Türkiye Yüzyılı’nın en Değerli asıllarından biri olacaktır.
Milli menfaatlerin koruması, bölgesel istikrarın temini ve idamesi ve adil bir global tertibin kurulması maksatları doğrultusunda aktif Hariç siyaset sürdürmeye devam edeceğiz.
Bugün, Cumhuriyetimizin 100. Yılının arifesinde, Türkiye kritik bir seçimin eşiğindedir. Bir yandan global sarsıntılar yaşanırken ülkemiz ya 90’lı yıllarda olduğu üzere koalisyon hükümetlerinin istikrarsız gel-gitlerine bir Kez daha teslim olacak ya da Sayın Cumhurbaşkanımızın kuvvetli liderliğinde, Türkiye Yüzyılı’na adım atacaktır. İnancım tamdır ki milletimiz Yanlışsız Vakitte Gerçek Adımı her Vakit olduğu üzere bu sefer de atacak, kuvvetli yarınlarımızı asla riske etmeyecektir.
Üretim, ticaret ve lojistik merkezi olan Mersinimizi Türkiye Yüzyılında şaha kaldırmak için bizler, yarın değil, Çabucak artık kollarımızı sıvadık.
Mersin’in global bir Belde olma yolunda yıldızını Daimi yükseltmek Temel gayemizdir.
Bu vesileyle Miletvekili Adayı olan bütün arkadaşlarımı kutlama ediyorum.
Kıymetli Mersinli kardeşlerimizin gönlünde taht kuracak eser ve hizmetleri sunabilmek için sizlerin desteklerinizi ve dualarınızı bekliyoruz. Bu kutsal Ramazan gününde, buraya kadar teşrif eden herkese Fazla teşekkür ediyorum.
Yaklaşan Kadir Gecenizi ve Ramazan Bayramınızı şimdiden kutlama ediyorum. Rabbim sizleri tuttuğunuz oruçlar hürmetine Reyyân Cennetine dâhil eylesin.
Yorum Yok