Kadınların bir erkeğin kıssasında Yan Ira olmanın ötesine geçerek kendi öyküsünün öznesi hâline geldiği, Fazla boyutlu resmedilmeye başladığı, faziletleri ve zaaflarıyla soluk alıp veren insanlara dönüştüğü bu sinemalar ortasında Atıf Yılmaz’ın “Aaahh Belinda!..”sı, “Bir Yudum Sevgi”si ve “Asiye Nasıl Kurtulur”u, Füruzan ile Gülsün Karamustafa’nın “Benim Sinemalarım”ı, Halit Refiğ’in “Teyzem”i, Ömer Kavur’un “Kırık Bir Aşk Hikâyesi” ve Yavuz Turgul’un “Fahriye Abla”sı bulunuyor.
Goethe-Institut Istanbul Amel birliğinde ve sinema muharriri Engin Ertan’ın danışmanlığında hazırlanan Genç Alman Sineması seçkisi de 10 Ocak’tan itibaren Sinematek / Sinema Evi’nde izlenebilir. Programda, 1962’de bir Küme genç sinemacının yayımladığı Oberhausen Manifestosu ile başlayan ve “Babamızın Sineması Öldü!” sloganıyla tarihe geçen bu akımı keşfetmeye, hatırlamaya, tartışmaya ve daha güzel anlamaya yönelik 15 uzun metraj sinema seçkisi yer alıyor. Ayrıyeten Oberhausen Manifestosu’nun imzacısı olan sinemacıların çektiği kısa sinemalar de program kapsamında gösterilecek.
Yorum Yok