Seray Şahinler – Ressam Leman Okyay, yeni standı “Yine Bahar Gelecek, Yeniden Güller Açacak”ta 1.5 Yıl Evvel hayata geçirdiği seriye devam ediyor ve bayan problemi üzerine düşünmeyi, sorgulamayı, ümit etmeyi sürdürüyor. Nişantaşı Maji art Gallery’de sanatseverlerle buluşan stantta birbirinden etkileyici 22 eser var. Hepsi bir Yıl üzere Fazla kısa bir müddette üretilmiş. Okyay, birinci standı “Bir Gün Belki”de tabiat ile bayanın gücüne atıf yapmış ve bayan gayretine işaret etmişti. Bayanlar bu Sefer hayata daha umutlu bir yerden bakıyor ve “Yine bahar gelecek, Tekrar güller açacak” diyor. Sergiyi Leman Okyay ile konuştuk…
“Yine Bahar Gelecek, Tekrar Güller Açacak” bayan temalı ikinci serginiz… Bayan sıkıntısı üzerine çalışmaya nasıl karar verdiniz?
Kadın, beşere Tüm her şeyi öğreten kişi… Düzgünlüğü, berbatlığı, çalışmayı, eşitlik hissini, her şeyi Evvel annenizden öğrenirsiniz. Bayanın ailedeki misyonu yalnızca mutfak değildir, bayan asıl öğretmenlik yapar. Çocuklar ne öğrenirse anneden öğrenir. Bu rol Özellikle Türkiye’de annelere verilmiş. Annelerin bilgili olması bir ülkenin en Değerli sıkıntısıdır. Annelerin Özgür olması, baskı altında olmamaları lazım. Kendilerini rahatça Anlatım edebilmeleri gerekir. Münasebetiyle bayana yönelik maddi, duygusal, töresel, dinî baskıda her şeyin rolü mevcut. Bayan kendine verilen öğretmenlik misyonunu gereğince Özgür ve yanlışsız yapamıyor. Bayanların çektiği acıların, onları seyrederken bizim çektiğimiz acıların nihayet bulması için naçizane bir çalışma bu stant.
Kadın problemine dikkat çekerken bir taraftan da yapıtlarınızla umudu fısıldıyorsunuz.
Önceki standımın ismi “Bir Gün Belki” idi. Bir gün tahminen bayan cinayetleri bitecek, bayan toplumda istediği yeri bulacak, hangi kanıda, nerede olursa olsun eşit halde kendini Anlatım edecek diye düşünüyorum. Standın ismini da bu yüzden “Bir Gün Belki” koymuştum. tabiat ve bayanın doğurganlığıyla birleştirerek bir başlangıç olmasını düşünmüştüm. Bu standımın ekimde açılması planlanıyordu. Ama eserler bitince artık açmaya karar verdik. “Yine Güller Açacak” varken başına “Yine Bahar Gelecek”i de ekledik.
Tablolarınızda tarihî referanslar da Laf konusu… Birebir vakitte Tüm yapıtların ismi “Sen”. Tüm bayanların kıssası…
Evet, tarihten Fazla referans var. Zira heykelleri temel aldım. Heykeller, benim modelim oldu. Yapıtların hepsinin ismi “Sen” koydum. Sen’in hikâyen… Bana duygusal olduğumu söylüyorlar. Duygusal biriyim, bu emelle yola çıkmıyorum lakin Sorun oraya gidiyor.
Bu stant bayana şiddete yönelik bir farkındalık yaratıyor. Birebir vakitte bayan uğraşına bir katkı. Sizin davetiniz ne olur bu stantla?
Kadınlara bu özgürlüğü yaşatmak, aslında verilmiş olan hakları tekrar kazanmaya çalışmak ve herkesin eşitçe yaşamasını sağlamak. Her kümeden, kanıdan, ideolojiden bireyle eşit koşullarda bir bayan dünyası olmasını diliyorum.
Resimde şiir ve müzik vardır
Tablolarınızdaki renk tercihleri de Fazla belirgin… Renklerin sizdeki yeri nedir?
Çok Çok renk kullanan biri değilim. fakat ümit konusu işin içine girince canlı renklere bizatihi gidiyorsunuz. Bir çiçeği gri de boyayabilirim; o Vakit Fazla karamsar bir his yaratacağını düşünüyorum. Benim için bir fotoğrafta şiir ve müzik vardır. Şiir ve müzik fotoğrafta olmalı. Ve onu hissederek yapıyorum. Tablolara baktığınızda çiçekleri ve bayanları görüyorsunuz Ama benim ruhumda hissettiğim sadece o çiçekler ve bayanlar değil. Bundan evvelki standımda hüzün vardı. Bayanlar burada nötrler, Fazla da hüzünlü değiller.. Bir sonrakinde umarım ki gülecekler…
Yorum Yok